Hakkımızda

İstiklal Caddesi’nde Taksim’den Tünel’e doğru yürürken önemli Avrupa devletlerinin konsolosluklarının ve kiliselerinin genellikle caddenin sol tarafında olması sizi şaşırtmasın. Zira, Avrupalılar geçtiğimiz yüzyıllarda Beyoğlu’na yerleşirken Boğaz’ı ve Haliç’i en güzel görecekleri, en manzaralı yere sahip olmak için birbirleriyle yarışıyorlardı. Fransızların da bu yarışta geride kalması düşünülemezdi.

Fransa Sarayı görkemli bahçesiyle ve muhteşem binasıyla görenleri kendine hayran bırakıyor.

Fransızlar, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlılarla oldukça iyi ilişkiler kurmuş ve 1535 yılında elçilik açma iznini koparmışlardı. Beyoğlu’na yerleşen ilk devlet olan Fransızlar, ilk elçiliklerini 17. yüzyılın başında Pera’nın leb-i derya yamaçlarında, bir zamanlar Osmanlı astronomu Takiyeddin’in rasathanesinin bulunduğu geniş araziye inşa etmişlerdi. İşin bir diğer ilginç
tarafı da bu binanın Fransızların yurtdışında açtıkları ilk elçilik binası olmasıydı. İlk Fransız elçisi Jean de la Forest’di. Fransızların Palais de France adını verdikleri Fransa Sarayı, 400 yılı aşkın bir süredir Nuriziya ve Tomtom Kaptan sokakları arasında kalan bu arazide bulunuyor.

1767 yılında bir yangında büyük zarar gören ilk elçilik binası, bu olaydan yaklaşık bir yıl sonra büyükelçiliğe atanan Saint-Priest tarafından, bulunduğu caddeden biraz daha uzağa 1774’de yeniden inşa ettirilmişti. Günümüze ulaşan gravürlere göre bu saray, cepheleri İyon düzeninde gömme ayaklarla bezeli, önünde bir revağı bulunan, dikdörtgen planlı,Neoklasik üslupta, oldukça büyük ve taş bir yapıydı. Geçirdiği bir dizi yangından sonra bu bina da harap olmuş, büyükelçiler bir süre sonra yakınlardaki Venedik Sarayı’na taşınmış, ancak sarayın mülkiyeti 1815’de Avusturya’ya geçince tekrar kendi binalarına dönmüşlerdir.

Fransa Sarayı’nın bugün ayakta duran ve oldukça iyi korunmuş olan binası 1831’deki Büyük Beyoğlu Yangını’nın ardından yapıldı. Tamamen yanan eski saray binasının yerine 1839-1847 yılları arasında inşa edilen bu estetik bina, Parisli mimar ve mühendis Pierre Léonard Laurécisque’in elinden çıkma.

Binanın ana giriş kapısı, eski adıyla Polonya Sokağı olan Nuriziya Sokak’ta bulunuyor. Muammer Karaca Tiyatrosu’nun bulunduğu Muammer Karaca Çıkmazı’na bakan, ancak kapalı tutulan bir kapısı daha var. Bina büyükelçilik özelliğini kaybetmeden önce bu kapı ana giriş kapısı olarak işlev görüyordu.

Fransa Sarayı’nda dikkati çeken en önemli mimari unsur cepheye pastel rengini veren Malta taşı yapı malzemesi. Malta taşı, hafifliği, binayı kışın sıcak yazın serin tutması, ama en önemlisi de yangına dayanıklılığı nedeniyle 19. yüzyılda birçok binada kullanılmıştı. Binaya bakan dikkatli gözler, binanın bahçeye bakan cephesindeki alınlıktaki “L” ve “P” inisyallerini hemen fark edecektir. Dönemin Fransız Kralı Louis- Philippe’in adının baş harflerini simgeleyen bu inisyaller, şüphesiz mimar Laurécisque’in kralına olan bir jestti.

Fransa Sarayı binasının son derece geniş ve ferah bahçesinde, Osmanlı ordusunu modernleştirme vazifesiyle 1729 yılında İstanbul’a gelen ve uzun yıllar kalan burada Humbaracı Ahmet Paşa’nın büstü bulunuyor. Aslında bir Fransız asilzadesi olan ve gerçek adının Comte de Bonneval olduğunu tarih kitaplarından hatırladığımız Humbaracı’nın mezarıysa Tünel’deki Galata Mevlevihanesi’nin bahçesinde bulunuyor.

Dışı kadar içi oldukça iyi korunmuş Fransa Sarayı’nın iç mimarisi ve süslemeleri Fransızların gösterişini ve inceliğini kanıtlar nitelikte. Sarayın duvarlarını Goblen tablolar, gravürler, fermanlar, kral ve sultan portreleri, salonlarını da Aubusser halıları, Sèvres vazoları, mermer sütun ve heykelcikler süslüyor.

Diplomasinin kalbinin yüzyıllar boyunca attığı Beyoğlu, Osmanlı’nın sona ermesi ve başkentin Ankara’ya taşınmasıyla bu özelliğini yitirdi. Batılı devletler bu güzel bölgeyi bırakıp, 1920’lerin Türkiye’sinde bir köy görünümünde olan yeni başkente gitme konusunda çok isteksiz olsalar da buna mecburdular. Fransızlar da elçiliklerini Ankara’ya taşıdıktan sonra bu binayı Fransa Büyükelçisi’nin İstanbul’daki rezidansı olarak muhafaza ettiler. Fransa Sarayı günümüzde rezidansın yanında Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü’nün (IFEA) merkezi olarak da hizmet veriyor.

 

Etiketler

Galeriler

Yorumlar - 0

Yorum Yap ve Değerlendir

Yorum yapabilmeniz için oturum açmanız gerekmektedir.
Giriş Yap veya Kayıt Ol

Çalışma Saatleri :

Şu anda açık
  • Pazartesi 08:00 - 22:00
  • Salı 08:00 - 22:00
  • Çarşamba 08:00 - 22:00
  • Perşembe 08:00 - 22:00
  • Cuma 08:00 - 22:00
  • Cumartesi 08:00 - 22:00
  • Pazar 08:00 - 22:00

Bu senin işletmen mi?

Bilgilerinin güncel olmasını sağla. Lütfen yeni müşteri bulmak için ücretsiz araçlarımızı kullan. SAHİPLEN